Biyosemiyotiğin öncüsü Uexküll, ekolojik düşüncenin bu kurucu metninde her canlının yalnızca kendisine, onun deyimiyle, Umwelt’ine ait bir mekânı ve buna karşılık gelen bir zamanı olduğu fikrini dile getiriyor. Bunun sonucunda Agamben’in ifadesiyle, insanmerkezci bakış açısının terk edilmesi ve doğa imgesinin insan ölçütünden arındırılmasının önü açılmış; Deleuze ve Guattari’nin tespitiyle dünyayı anlama ve onunla etkileşime geçmedeki alışıldık yöntemleri sarsacak radikal bir potansiyel ortaya ç ...