Ademoğlunun, verili/vehbî ve kazanılmış/kesbî olarak karşılık bulabilecek iki boyuta sahip olduğunu söylemek mümkündür. Verilen tarafıyla o, beşerdir ve bu yönüyle tabiat sahasında var olur, kazanılan tarafıyla ise o insandır, bu yönüyle de ahlak/değer sahasının varlığıdır. Kişiden beklenen, insanlığını beşerliği üzerine ikame ve inşa etmesidir. Bunun yolu ise ahlâktan geçer. Kişiden, şehvet, öfke ve idrak güçlerini onu hakikat soruşturmasına açan ve vahiyle irşad olan aklın hizmetine sokması be ...